29 Nisan 2020 Çarşamba




Köklerin Güçlü Dostları: Mikorizalar



Seda GÜLLÜ/Ege Üniversitesi Mikrobiyoloji



Doğada canlılar sadece kendi cansız çevreleri ile değil, aynı zamanda birbirleriyle de etkileşim halindedirler. Herkesin de bildiği gibi iki ya da daha fazla canlının birbirleriyle doğrudan ve yakın bir bağlantı içinde olmasına simbiyoz denir. Simbiyotik ilişki, bir tarafın zarar gördüğü (parazitlik) , her iki türün de yarar gördüğü (mutualizm) veya bir türün yarar gördüğü diğerinin ise ne yarar ne de zarar gördüğü (kommensalizm) şekilde olabilir. Bunları kısaca hatırladıktan sonra, gelin hep beraber fungusların büyüleyici ve şaşırtıcı dünyasından mutualistik ilişki örneği olan mikorizalara bir bakalım.. 



Mikoriza terimi yunanca mycos (fungus) ve rhiza (kök) kelimelerinden oluşur. Bu terim tam anlamıyla ‘kök fungusu’ anlamına gelir. Bu mutualistik birliktelik bitki kökü ve fungus arasında oluşur. Dünyadaki bitkilerin büyük büyük bir çoğunluğunda mikorizal funguslar bulunmaktadır. Peki birbirlerine sağladıkları yarar nedir? 
Aslında bu yararlar oldukça fazladır. Temel olarak ise, fungus bitkiden temel C ve organik maddeleri temin ederken, fungusun hiflerinin oluşturduğu ağsı yapı sayesinde bitki kökleri toprak içerisinde ulaşamadığı kısımlara kadar ulaşır. 



Bitkiler için fosfor çok önemli bir mineral kaynağıdır. Mikorizal funguslar oluşturdukları hifler ile fosforun emilimini hızlandırır. Ayrıca bitkiye olumsuz çevre koşullarına karşı (kuraklık stresi, aşırı tuzluluk, toprak patojenleri, ağır metal toksisitesi..) korur. Hatta bazı bitki türleri bu mikorizal birlikteliği kurmak zorundadır. Orchidaceae familyasında yer alan orkidelerin tohumları son derece küçüktür. Çimlenmeye başladıklarında sadece birkaç kök tüyü oluştururlar. Orkide tohumlarının iyi bir çimlenme ve gelişme gösterebilmesi için uygun mikorizal funguslarla temasa geçmesi gerekmektedir. Aksi takdirde fide ölür. Bu bitkilerde oluşturulan mikoriza tipi coil (bobin) yapısı da oluşturabilmektedir. 




Monotropaceae familyası yaşamları boyunca klorofilden yoksundur. Tüm gereksinimleri için mikorizal birlikteliğe ihtiyaç duyarlar. 
Mikorizal simbiyoz biyologlar ve ekologlar açısından önem taşır çünkü mikorizal funguslar bitki çeşitliliği ve bitki verimliliğini arttırır. Toprak iyileştirilmesine katkıda bulunarak, bitki gelişimi için toprağı daha verimli hale getirir. Hifleri sayesinde toprak partiküllerini bağlayarak toprak erozyonunun önlenmesine katkı sağlar. Ayrıca kimyasal gübre kullanımını da azaltır. 
      


Mikorizalar gibi doğada diğer canlılar da mükemmel bir birliktelik içindedirler. Bu birliktelikler bozulmaması gereken bir dengeyi oluşturmaktadır. Eğer doğayı kendimize rehber alırsak asla yanılmayız. Bu muhteşem değenin korunması ve doğayı daha iyi anlayabilmek dileği ile.. 


Hazırlayan: Seda GÜLLÜ


Kaynakça
Barman, J., Samanta, A., Saha, B., & Datta, S. (2016). The Oldest Association Between Plant and Fungi.
Boer, W., Folman, L. B., Summerbell, R. C., & Boddy, L. (2005). Living in a fungal world: impact of fungi on soil bacterial.
Deacon, J. (2006). Fungal Biology. Blacwell Publishing.
Heijden, M., Martin, F. M., Selosse, M.-A., & Sanders, I. R. (2014). Mycorrhizal ecology and evolution: the past, the present, and the future.
Öztürk, N., Basım, E., & Basım, H. (2017). Tarımda Mikorizal Fungusların Etkinliği.
Smith, S. E., & Read, D. (2008). Mycorrhizal Symbiosis. Elseiver.
Watkinson, S. C., Boddy, L., & Money, N. P. (2016). The Fungi. Elsevier.
Yıldırım, F. (2014). Fiğ (V.sativa) Bitkilerinin Gelişimine Farklı Mikorizal İnokulasyonun Etkisinin Belirlenmesi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

EDE ŞEN(EGE ÜNİVERSİTESİ PEYZAJ MİMARLIĞI) TÜRKİYEDE DEPREM GERÇEĞİNİ YAZDI.

BİR TÜRKİYE GERÇEĞİ: DEPREM           İnsanoğlunun belki de en büyük hatası göremediklerini unutmak ve sadece görebildiklerine odaklanmaktır...